KOMPLEKS (TAKINTILAR) BELİRTİLERİ, NEDENLERİ VE TEDAVİ YONTEMLERİ
Araştırmacı Akademisyen
Dr. Nizameddin İbrahimoğlu
KOMPLEKS (PSİKOLOJİK TAKINTILAR):
Psikolojimiz birbirine duygusal bağla bağlı olan ve gerçekleştirilen karmaşık fikir ya da fikirler dizisidir (manzumesidir). Kişiler tarafından tamamen veya kısmen baskıya ve şiddete maruz kalmış olup, kabul gormuş fikirler (duşunceler) ile kavga ve çatışma kaynağı olmuştur. Kompleksler veya psikolojik takıntılar "Analitik Psikoloji" okulu sayılmaktadır. Kişiler tarafından psikolojik birçok bilinç dışı davranışlardan ortaya çıkmıştır, ''duygusal bilinç altı bir yonelimdir''. Unutkanlık ve baskıya maruz kalanların duşunce ve davranışlarını etkilemektedir. Bu rahatsızlığa hastalık adı verilmiyor ancak “takıntı” adı verilir. Şayet bu takıntılar hastalığa donuşebilir.
Kompleks Ceşitleri:
Bencillik, psikolojik sıkıntı, kıskanma ve çekememezlik, nefret, hırsızlık, şovmenlik, gosteriş yapma, egemenlik kurma, başkalarıyla alay etme, Fuzulilik (her şeye karışma), aşırı kaygı ve korku, bunlar; olum, açlık, kirlilik, karanlık, yukseklik, hastalık, organlardan birini kaybetme korkusu vs. Aşırı korkuya maruz kalındığında panik atak hastalığına yol açar. Birde kendini sevme ve beğenme, aşırı derecede yaşamı sevme kompleksi ve her şeyi merak etme, mulk edinme, arzularını tatmin etme, zulum etme, işkence yapma, oldurme, boyun eğme, aşırı gulme, gururlu ve kibirli olma, israf (savurganlık) yapma, cimri olma, sessiz kalma ve boşboğazlık etme kompleksi vs. Bu duygular ne zaman aşırı derecede ifrat ve tefrit şekilde kullanılırsa kişilerde psikolojik rahatsızlıklara neden olur. Şayet başkaları eylemlerine karşı reaksiyon gosterirse bastırılmış duygularını boşaltmak için yanlış yollara başvuracaklardır. Aynı şekilde bazı hayvanlar, bocekler ve bitkilere karşı aşırı derecede sevme veya sevmeme kompleksi olan kişiler de vardır vs.
Eski donemlerde toplumumuzda bu gibi psikolojik rahatsızlıklar yaygın değildi. Ancak bizim çağımızda bulunan birçok âlimler, hocalar, aydınlar ve şeyhlerin kaybolmasından dolayı ve aynı şekilde camiler, tekkeler, zaviyeler ve dini medreselerin kapatılmasından dolayı İslam dininden ve guzel ahlaktan uzak kaldık ve psikolojik rahatsızlıklar artmaya başladı.
Psikolojik rahatsızlığın en etkin tedavisi ise, insanların Allah'la ve Allah'ın dostları ile surekli beraber olmaları ve Kuran ahlakını kendisine rehber edinmeleri ile tedavi olunur. Psikiyatri doktorları bu gibi takıntısı olan kişileri tedavi etmek için fiziksel tedaviden daha çok psikolojik tedavileri tercih etmekte.
Toplulukları Uç Sınıfa Ayırabiliriz:
1- Geri kalmış ve Gelişmekte Olan Ulkeler ve Dindar Olmayan Topluluklar:
Bu ulkeler, takıntı rahatsızlığının sayısının arttığı ulkeler ve topluklar olarak gorulur. Komplekse kapılan kişiler doğru bir şekilde duşunemezler ve duşunceleri yakalandıkları komplekslerle sınırlıdır. Bu kişiler kendilerini aşırı derecede overler ve yaptıkları yanlışları temize çıkarmaya uğraşırlar. Onlar ilim oğrenmesini istemezler ve kimsenin oğutlerine onem vermezler. Sabırlı olmayı, onurlu rekabet etmeyi bilmezler, sevgi, saygı ve kardeşlik kavramını bilemezler. Onlar medeni, verimli ve sessiz diyalogdan anlamazlar. Kendileri dışında topluma ve devlete karşı olumsuz etkileri vardır.
Genellikle yukarıda belirlediğimiz ulke ve topluluklarda psikolojik takıntıların sayılarının artmakta olduğunu goruruz.
2- Gelişmiş Ve Azgın Olan Ulkeler:
Bu ulkelerde takıntı (kompleks) sayısını geri kalmış ulkelerden daha az olduğunu gormekteyiz. Gelişmiş ulkelerde genel olarak yayığın olan Kompleksler (psikolojik takıntılar): Aşırı kaygı ve korku (panik atak), servet ve makam edinme, kendini aşırı derecede sevme ve beğenme, arzularını tatmin etme, hâkimiyet kurma, işkence, zulum etme ve oldurme kompleksleri goruruz.
3- Dindar Ve Guzel Ahlak Sahibi Olan Topluluklar:
Bu topluluklarda bu psikolojik takıntılar çok az olduğunu gormekteyiz.
Bununla ilgi İbrahim bin Edhem diyor ki; “Eğer padişahlar ve evlatları bizim içinde bulunduğumuz tasavvufun, tovbenin ne kadar buyuk bir nimet olduğunu bilselerdi, bizim uzerimize kılıç ile gelirlerdi.”
KOMPLEKSLERİN (PSİKOLOJİK TAKINTILARIN) BOLUMLERİ VE OZELLİKLERİ
Aşağılık kompleksi çocukluktan itibaren başlar ve hayatın sonuna kadar devam eder. Şayet kişiler organlarının fiziksel, psikolojik, sosyal ve ahlaki değerlerinden ve ozelliklerinden bir veya birkaçını kaybederse, aşağılık, çaresizlik ve guvensizlik hissedecek, kendisinin başkalarından daha kuçuk ve değersiz olduğunu gormeye başlar. Psikolojik tedavi gormezse davranışını olumsuz olarak etkileyecektir.
Çocukta benlik kavramını, aile ve sosyal çevre tarafından oluşturmamamız gerekir. Benliği içine aşırı yuklememeliyiz, gereksiz yere ovmememiz gerekir. Cunku çocukta sahte bir benlik, duşuk ve zayıf gerçeklik algısı gelişir. Cocuğun benlik aynasında, herkesten daha ustun, daha zeki, daha çalışkan, guzel ve yakışıklı bir profil oluşur. Boylece ustunluk kompleksine sahip olur. Cevresindeki kimseyi beğenmez ve toplumdan, sosyal hayattan uzaklaşır. Surekli mukemmellik kaygısı içindedirler ve her konuda aşırılık gosterirler.
Genel Olarak İki Ana Bolume Ayrılır:
1- AŞAĞILIK KOMPLEKSİ:
Gelişmemiş Ve Gelişmekte Olan Ulkelerde, Aşağılık Kompleks Oranının Artmasının Sebebi İse: Sık sık savaşlar, katliamlar, goçler, hastalıklar, cehalet ve yoksulluk vb. sebeplerden kaynaklanıyor. Sonrada bireyler işlerini, evlerini, yurtlarını, ebeveynlerini, kardeşlerini, amcalarını, dayılarını ve aile birliğini kaybetmeye başlar. Bir toplulukta guven, huzur ve mutluluk olmazsa orada bu takıntılı rahatsızlıkların sayısı artar. İslam ulkelerinin birçoğunun gelişmemiş ulkeler içinde olduklarını gormekteyiz.
Bu rahatsızlık tedavi edilmediği takdirde, daha tehlikeli bir aşamaya gelir oda ustunluk kompleksidir. Bu komplekste olan kişiler, kendilerini hor goren ve zulum ettiklerini sandığı kişilerden intikam almak için çeşitli yasa dışı yollara başvururlar ve kendi eksiklerini telafi edip kendini ispat etmek için insanları aşırı kıskanmaya, guvenmemeye ve zulum etmeye başlar. Bizler tarih kitaplarında her çağda bu çeşit rahatsızlıklara sahip olan munafıklar, menfaatçiler, başkanlar, liderler, siyasetçiler, bilim adamları gormekteyiz.
Gelişmiş Ve Zengin Ulkelerde Aşağılık Kompleks Oranının Azalma Sebebi İse: Devlet halkına huzur, guven, istikrar maddi gelir ve sağlık sigortası halkına sağlamaktadır. Ancak bu ulkelerde ustunluk kompleksinin artığını goruyoruz.
Aşağılık kompleksi olan kişi, sosyolojik, psikolojik, dini eğitimde eksik ve yanlış yontemler takip ettiği için kendisini rahatsız hissetmez ve tum davranışını normal gorebilir. Aşağılık kompleksi olan kişi başkalarının kendisinden daha akıllı, guzel, zengin, guçlu sağlıklı, guvenli, paralı, prestijli, şohretli, bilim ve ahlak sahibi olmasını istemez.
2- USTUNLUK KOMPLEKSİ:
Ustunluk Kompleksi: Aşağılık kompleksi olan rahatsızlıklarını telafi ve ortmek için aşağılık kompleksinden, ustunluk kompleksine giden bir donum noktasıdır. Aşağılık kompleksi olan bir kişi, başkaları ile rekabet etme yeteneğinin olmadığı hissine kapılır ve surekli yararlandığı çeşitli yaşam alanlarında kendisi ile ovunur ve kıvanç duyar. Kendinin faydasız olmadığını ve zayıf olmadığını hisseder. Birde kendisini diğerleriyle ve toplumla uyumlu olduğunu hissetmez. Aşağılık kompleksini telafi etmek için, hayat sorunlarını ustunluk kompleksiyle çozmeye çalışır.
Aşağılık kompleksi hisseden kişi, karşılaştığı zorluklardan kaçmak için ustunluk kompleksini bir metot olarak kullanır. Orneğin bir kahramanlık oykusunu anlatır ve kendini ondan daha buyuk olduğunu iddia eder," Ancak gerçekte oyle değillerdir ". Sahte başarı ile kendini rahatlatırlar. Normal bir kişi ise ustunluk kompleksine kapılmadan, gerçek başarıyı elde etmek ve yuksek derecelere ulaşmak için çalışarak kendini mutlu kılar.
Dunya Sağlık Orgutu tarafından yayımlanan istatistiklere gore, tum toplumlarda psikolojik rahatsızlığın yayılmasında çok ciddi bir artış vardır. Kişiler bu takıntıları eğitim oğretim yolu ile tedavi etmezseler şiddeti artar ve akli, ruhsal ve ahlaki bozukluklar, cinsel sapmalar, şizofreni, unutkanlık, depresyon, uykusuzluk, evham (yanılgı), kıskançlık, kendini beğenme ve aşırı intikam alma arzusu, cinayet işleme vb. rahatsızlığa yol açar. Kişi bu rahatsızlıkların birçoğuna yakalanırsa– Allah korusun- bunların hayatı ya olumle yâda akıl hastalıklarla sonuçlanır.
Bu rahatsızlıklardan kurtulmak için en onemli çozum ise, dini ve ahlâki eğitimleri almak gerekir. Çunku dinimiz bize zulmu ve oldurmeyi, kibirli olmayı, kin beslemeyi, kendini beğenmeyi bize yasak kılmıştır. Aksine adaleti, ihsanı, hoşgoruyu, affetmeyi ve sabırlı olmayı bize emreder.
AŞAĞILIK KOMPLEKSİN SEBEPLERİ:
1- Ebeveynlerin Çocuklarına Karşı Aşırı Derecede Guç Ve Baskı Kullanması Veya Tersi Sevgi Ve Şefkat Gostermesinden Kaynaklanabilir:
Orneğin bu kompleksi tek çocuğu olan veya çocukları vefat edip tek çocuğu hayatta kalmış olan veya çok çocuğu olup maddi ve manevi imkanları olmayan, istenilen duzeyde eğitim ve oğretimi olmayan ebeveynlerde bu rahatsızlık ortaya çıkabilir.
2- Kotu (seviyesi duşuk) Eğitim: Ebeveynlerin ahlaki olmayan ve seviyesiz davranışları çocukları onunde sergilemesi nedeniyle etkiler ve aşağılık komplekslerine neden olur.
3) Sosyal Kısıtlamalar: Ebeveynin, çocukların para, yiyecek, içecek, giyecek, tedavi ve eğitim ihtiyaçlarını karşılamaması, çocuklar arasında ayrım yapması veya çocukların sosyal değerlerine onem vermeme gibi nedenlerden dolayı bu rahatsızlık ortaya çıkabilir.
4) Geri Kalmış Hegemonya Sistem: Bu ulkelerde iktidarların çoğu vatandaşlarına aşırı guç ve şiddet kullanarak susturmaya çalışırlar. Bu ulkelerde ozgur bir topluluk bulunamaz. Vatandaşları haklarını savunduklarında en ağır baskı ve cezaya maruz kalırlar ve iktidar onlardan herhangi bir değişimin yaşanmasına imkân vermez. Boylece bu sert baskı altında yaşayan çocuklarda otomatik olarak takıntılara yakalanırlar.
KİŞİLERDE AŞAĞILIK KOMPLEKSİ BELİRTİLERİ:
1- Kişinin Hedeflerinin Olmaması: Kişinin hedeflerinin olmaması aşağılık kompleksinin en buyuk nedenlerinden birisidir. Buda onun hayattan zevk almaması ve rağbet etmemesine neden olabilir. Amaçsız bir yaşam ağır ağır olume gitmek demektir.
2- Başkalarının Kişiye Olumsuz Bakışı: Kişinin yanlış davranışından dolayı çevrede bulunan kişiler tarafından kuçumsemeye ve aşağılanmaya maruz kalırlar.
3- Kişi Kendini Başkalarıyla Karşılaştırması (Mukayese) Yapar: Kişi kendisini başkaları ile karşılaştırdığında aşağılık kompleksin kurbanı olur. Ancak o, Allah-u Teâlâ birbirimizi farklı ve birbirimizin tamamlayıcısı olarak yarattığını unutur.
4- Geçmişteki Deneyimlerin Başarısızlığı Ve Umutsuzluğa Kapılmak: Kişi başarısızlıklara karşı karşıya geldiğinde, başarısızlıkla sona eren deneyimlere hayatı boyunca takılıp kalır.
Buda bazı kişilerde hayal kırıklığı ve umutsuzluklarına yol açar. Orneğin, Birisi bir projeyi başlatır ve bir nedenle başarısız olur veya okul derslerinde çok çalışır bazı nedenlerle başarısız olur. Şayet o kişi iman, irade ve karar sahibiyse, başarılı olmak için çalışmaya devam eder ve umutsuzluğa kapılmaz. Atasozu diyor ki: (Başarısızlık başarıyı oğretir).
5-Yalnızlık Ve İçe Kapanıklık: Bu gibi kişiler toplumlardan veya cemiyetlerden surekli uzak kalma eğiliminde olurlar, çunku onlar, herkesin kusurlarına baktıklarını zannederler. İletişim kuramama yeteneğine sahip olmadıklarını zannederler. Toplumdan uzak kalmaları kendileri için bir savunma mekanizması olduğunu sanırlar. Aslında bu davranış, sorunlarını daha da zorlaştırır ve başarısızlık duygusu katlanarak artar.
6- Topluma Karşı Nefret Ve Kin Duyması: Bu gibi kişiler, toplumun kotu ve bozuk olduğunu, kişileri surekli eleştiren ve kusurlarını ortaya çıkarmaya çalışan kişilerdir.
7- Nasihate Ve Eleştiriye Karşı Aşırı Alıngan Olurlar:
Kendilerini iyi hissetmeyen kişiler başkaları hakkında iyi şeyler duşunmezler. İnsanların kusur ve hatalarını ararlar. Boylece kendilerinin çok kotu olmadığını kanıtlamaya çalışırlar. Nasihatlerin tumunu eleştiri ve değerini duşurme olarak değerlendirirler, kızgın bir şekilde onlara cevap verir ve duygularını incitmiş olurlar. Başarısız olduğunda veya yanlış yaptığını kabul etmez kendini temize çıkarır ve başkalarını suçlarlar. Hatalarını gizlemek için çeşitli yollarla yalan ve iftiralar atmaya başlarlar. Orneğin, bir konuda yalanı ortaya çıkınca, rakibini susturmak ve kendisinin haklı olduğunu gostermek için yalanlar uydurur, sesini yukselterek tartışmaya girer. Şayet tedavi gormezse kompleksi buyur ve tehlikeli boyut alır.
GENEL OLARAK BU AŞAĞILIK KOMPLEKSİ KİMDE BULUNUR VE
NEDENİ NEDİR?
1- Ezilen Yoksul Kişilerde: Ozellikle zenginlerden yardım almayan yoksullarda ,fakirlik ve yoksulluk kompleksi umutsuzluk ve depresyona yol açabilir. Ahlaki ve dini eğitim almayan fakirler, zenginleri kıskanmaya, zulum etmeye ve malların çalmaya başlarlar. Genellikle zorba ve diktator rejimlerde bu psikolojik rahatsızlıklarını goruruz.
2- Ezilen Yetim Veya Oksuzlerde: Ebeveynlerinden birisini kaybetmiş olan yetim çocuklarda ruh sağlıkları ve davranışlarında bozukluk olabilir. Şayet maddi ve manevi destek alamadığı takdirde, insanlardan intikam alma kin besleme kompleksi başlar.
3- Zayıf Ve Guçsuz Olup Hor Gorulen Kişilerde: Guçsuz, kuvvetsiz olan ve çocukları, destekçileri olmayan kişiler, insanlar tarafından ozen gosterilmeyip hor goruldukleri takdirde, insanlara karşı kin kompleksleri artar.
4- Munafık, Zalim Ve Azgın Kişilerde: Bunlar guzel ahlaktan, guzel huylardan ve davranışlardan yoksun olan kişilerdir, dolaysıyla halk tarafından sevilmezler kendilerinden daha ustun ve guzel ozelliğe sahip olanları kıskanırlar işkence ve zulum ederler.
5- Cahil Ve Kultursuz Bırakılıp Hor Gorulen Kişilerde: Şayet insanlardan, ozellikle bilim adamlarından ve aydın kişilerden ozen, ilgi ve alaka gormediği takdirde, onları kıskanmaya, kuçumsemeye ve iftira atmaya başlar ve onları cahillikle suçlar. Birde onlardan daha çok bildiğini iddia eder.
6- Aptal Ve Ahmak Kişilerde: Bunlar duşunceleri bozuk ve goruşleri batıl olan kişilerdir, insanlarla gerektiği şekilde davranmazlar, insanlar da kendisinden uzak dururlar ve kendisini toplumda aşağılanmış olarak gorur kompleksi artar. Guçlu ve varlıklı olduğunda onları aşağılamaya ve iftira atmaya başlar.
7- Bazı Fiziksel Engelli Veya Alamet-İ Farikası Olan Kişilerde: Burada onları saymaya gerek yoktur. Bu fiziksel engeller kişilerde de kompleks rahatsızlıklar yapabilir. Bu eksiği telafi etmek içinde aşırı derecede makyaj yapar, anormal giysiler giyer veya cerrahi ameliyatlar yaptırırlar. Din ve ahlak eğitimi alanlar hariç.
8- Uzun Veya Kısa Boylu Olan Kişilerde: Bu kişiler, insanlardan olumsuz eleştiri gorduklerinde aşağılık kompleksi gorunebilir. Napolyon, Hitler, Mussolini, Franco ve Stalin'in boyları kısa oldukları için kompleksleri vardı.
9- Cocuğu Olmayan Erkeklerde Veya Cocuk Doğurmayan Kadınlarda: Başkaları onların yanında surekli çocukları ile ovunmesi ve surekli kendilerine çocuk yapmaları için telkinde bulunmaları onlarda aşağılık kompleksi yaratır. Tabii guzel ahlak eğitimi alanlar hariç.
10- Ebeveynden Kardeşleri Kadar Gerekli İlgi Ve Ozen Gormeyen Bazı Kişilerde: Şayet bazı kişiler ebeveynlerinden, kardeşlerine gosterilen ozen ve ilgi kadar ilgi gormediği takdirde, kıskançlık ve zulum etme kompleksi başlar. Kabil ve Yusuf peygamberin kardeşlerinde bu kompleks mevcuttur.
11- Bazı Erkeklerde Kadınlara İşkence Yapma, Zarar Verme Ve Uzerinde Hâkimiyet Kurmalarında Zevk Alma Kompleksi olanlar bulunur. Veya Bunun Tersi Bazı Erkekler Kadını Aşırı Derecede Kutsamak ve Yuceltme gibi Komplekslerde de bulunur: Birinci grupta olan erkekler, kadınların akıllarının eksik olduğunu, şeytanlar ruhlarını ele geçirdiğini, onlar vazgeçilmez bir şer olduklarını ve ruhlarının olmadığına inanırlar. Boylece bu kişiler kadınları zayıf bir varlık olarak gordukleri için onlara zulum etmeyi de normal olarak gorurler, (Bilindiği gibi her yaratıkların kendilerini savunma yontemleri vardır ve kadınlar kendilerini koruma için fıtratlarında bulunan goz yaşı ve hile yontemleri vardır. Buda ayrı bir konudur). Bu durumları Batılı ulkelerde asırlar boyunca gorulmektedir. İkinci grupta olan erkekler ise bunların tersi olarak kadını kutsama ve yuceltme durumunu Hint ve Cin dinlerinde ve bazı Arap ve Afrika ulkelerinde gorunmektedir.
12- Erkek Gibi Kadınlarda Ve Erkekleri Aşağılama, İşkence Yapma, Zarar Verme Ve Uzerinde Hâkimiyet Kurmalarından Zevk Alma Kompleksi Olanlar: Kaba davranışlarında, hareketlerinde, konuşmalarında, elbiselerinde ve şekillerinde erkeklere benzeyen kadınlar. Ve İnsanların onunde hissetmeden eşini kuçumsemeye ve aşağılamaya başlar. Eşler arasında anlaşmazlıklar tartışmalar başlar ve kotu bir şekilde sonuçlanabilir.
Anlattığımız konular dışında birçok kompleksler ve takıntılar vardır. Bunları açıkça insanlarda gorebiliriz.
KOMPLEKS TAKINTILARDAN KURTULMAK
Psikolojik takıntılardan kurtulmak için, kişi oncelikle boyle bir sorun yaşadığını kabul etmeli, kendine oz guveni olmalı ve inanmalıdır. Guçlu iradeye sahip olması, kaza ve kadere inanması, eğitim oğretimine onem vermesi, Kur'anı kerim ayetlerine ve Peygamberimizin (sav) hadislerine inanması gerekir. Ayrıca Peygamberimizin (sav) hayatını iyi bir ornek olarak alması gerekir. Bizim yaşadığımız sıkıntıların çoğunu yaşadığını ve sorunların çozumunde nasıl sağlandığını bilmemiz gerekir. Anne ve babasının olumu ile iptila (imtihan) edildi. Ancak dedesi Abdulmuttalip ve amcası Ebu Talipten ilgi, alaka ve sevgi gordu boylece bir eksiklik veya anne ve babasının kaybını hissetmedi. O, yoksul iken amcası ve ona yardımcı oldu ve ticareti oğretti. Hatice Annemizle ticarette çalıştı ve boylece yoksulluk hissetmedi. O' kâfirler ve munafıklarla savaştığında ashabı (arkadaşları) ve Medine halkı onula beraber oldu ve onu savundular. Peygamberimiz (sav) birde çocuklarının vefatı ile iptila edildi, eşleri, akrabaları ve akrabaları destek verdiler ve derdine ortak oldular. Muşrikler, Peygamberi (sav) ayıplıyorlardı ve çocukları olduğu için ona ocağı sonuk diyorlardı. Peygamberimiz aynı şekilde yalan, korku, buyu, delilik ve falcılıkla iptila edildi. Aynı şekilde eziyet çekme, kuşatma, boykotla ve açlıkla da imtihan edildi. Eşi Ayşe annemizin hakkında iftira atılması ile imtihan edildi ve tum imtihanlara sabr-ı cemil ile sabır etti.
Mal ve makam ile ozendirilerek imtihan edildi, ancak o kabul etmedi ve onlar Ebu Talib’e şoyle dediler: "Ey Ebu Talip ne yeğeniniz ne istiyor? Makam istiyorsa veririz ve tum konularda ona istişarede bulunuruz. Mal isterse ona para toplarız, bizim en zenginimiz olur. Krallık isterse taç giydiririz Peygamberimiz (s.a.v.) şoyle cevap verdi “Amca! Vallahi, bu işi bırakmak için guneşi sağ elime, ayı sol elime verseler, ben bu davadan vazgeçmem!. Ya Allâh'u Teâlâ İslam’ı butun cihâna yayar vazifem biter, ya da bu yolda olur giderim.!” buyurmuştur. Ve daha başka imtihanlarda vardır.
Bu yuzden bilim adamları, başkanlar, iktidarlar, eğitmenler, zenginler ve tum guzel kalpli insanlara diyorum ki; sevginin, yardımlaşmanın, buyuk aile olmanın onemini bilmeleri ve vatandaşlarını bu yonde teşvik etmek gerekir. Yoksul, muhtaç ve guçsuzlere yardım etmek gerekir. Onlara şefkatli, yumuşak ve nazik davranmak, sabır ve hoşgoru gostermek gerekir. Atasozu diyor ki “İnsanlara akılları olçusunde konuşun”. Aşağılanma ve yoksunluk hissetmemeleri için, onlara yardım olarak eğitmemiz, atolyelerde, fabrikalarda ve devlet kurumlarında istihdam etmek gerekir. Şayet biz onları eğitmezsek, iş yapmasını oğretmezsek, onlara herhangi bir sorumluluk yuklemesek, hayatın zorluklarını oğretmezsek guçsuz olurlar ve sorumluluk taşıyamazlar. Başarısız olduklarında bu kişilerin kompleks rahatsızlıkları aratacaktır, olumsuz etkileri kendine ve tum insanlara olacaktır.
KOMPLEKS TAKINTILARDAN KURTULMAK İÇİN BAŞKA BİLGİLER
1- Eksiklerimize Objektif Bir Şekilde Bakmamız Gerekir: Bir kişi kendisinde bir eksikliğini hissettiğinde surekli kendini kotulemeye başlar. Boylece kendimizde bulunan eksikleri kendimize bile tanıtmamamız gerekir ve aynı şekilde kendimiz kuçultmek icin başkalarını abartılı bir şekilde ovmememiz gerekir, çunku bu aşağılık kompleksimizi artırır.
2- Kendimizi Sık Sık Eleştirmememiz Gerekir: Kendimizi sık eleştirdiğimizde, sorunumuzun olmadığı halde, bilinç altımızda sorunumuzun olduğuna kanaat getiririz. İnsanoğlu icat ettiği şeyleri sever, kendini kotuleyen bir konu olsa bile. Aksini yapmamız gerekir ilerlediğimizde kendimizi ovmemiz gerekir, buda aşağılık kompleksimizi hafifletir ve eksiklilerimizi gidermek için doğru yola sevk eder.
3- Kompleks Gerçeğine Yakalandığımızı Gizlememek Gerekir: Gizlediğimiz takıntılar kalıcı sorun haline donuşebilir. Hakkımızda aklımıza gelen olumsuz duşunceleri bırakmamız gerekir. Kompleks rahatsızlığına koklu çozumler bulmamız gerekir. Bilimsel ve mantıksal, dini deneyler gosteriyor ki dini eğitimle ve guzel ahlakla tedavi edilebilir.
Nizameddin İbrahimoğlu. 10.04.2016
المفضلات